İstanbul kimileri için taşı toprağı altın, kimiler için tutku,kimileri için manevi bir şehirdir. Asırlar boyu hep böyle olmamış mı? Örneğin ilk olarak MÖ. 512’de boğazın en dar yerine gemileri yan yana dizerek köprü kuran 1.Darius’un, ordularını boğazın diğer yakasına geçirdiği biliniyor. Dünyanın en gözde şehirlerinden birisi olan ve toplamda bilinen 29 kez kuşatılan başka bir şehir var mıdır acaba? Bu kadar insanlığı heyecanlandıran, sahip olma ve sahip olunma arzusu uyandıran bir şehir. Belki oda sahip olunmayı seviyordur en güçlü tarafından. Evet güçlü olan sevsin beni, en çok seven sevsin beni diyordur.
Hiç düşündünüz mü ? Olaya birde İstanbul gözünden baktınız mı ? O neden istemesin sevilmeyi, güçlü olmayı, hükmetmeyi, değerli olmayı? Belki sırf bu yüzden bizler Bizans surlarının ve askerlerinin başarısı nı hesaba katarken belki istanbul direndi tam 28 kez. İstanbul kumar oynamayı hiç sevmez hep kazanan olmak ister sen ise İstanbul ile kumar oynadığını düşünürsün. 1 vereyim 10 alayım beyhude bir sözdür İstanbul için. 1 alır 10 vermez ! verdiyse 10 almıştır senden ki vermiştir. Düşünsenize “Ya Bizans’ı alırım, ya da Bizans beni!” dememiş miydi 2. Mehmet kendisini feda etmişti ki İstanbul da kendisini hediye etti 2. Mehmet’de.
Dedik ya bazıları için bir tutkudur İstanbul. 2. Mehmet içinde bir tutku ve bir rivayete göre İstanbul kavuşamayan iki topraktan yaratılanı temsil eder. İki kıt’anın bu denli yakın olduğu, bu denli kıvrım kıvrım olduğu ve kavuşamadığı yer İstanbul’dur. Bu sebepten midir ki kavuşmalar İstanbul’da olur bilinmez.
Hee bu arada hediyem mi ? dedik ya İstanbul özel olmak ister diye onu da buradan yazacak değiliz herhalde…
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.